british-turks

Yazar

BritishTurks

Eklenme: 09/08/2022

İngiltere’de ekonomik kriz, hayat pahalılığı ve enerji ile sağlık krizleri yeni başbakanı bekleyebilir mi?

Görevdeki Başbakan Boris Johnson yönetimi ise artan enerji maliyetlerine karşılık önlem alma çağrılarını reddetti.

Başbakanlık sözcüsü, halkın “zor zamanlar” ile karşı karşıya olduğunu kabul ettiğini ancak atılacak herhangi bir mali yardım adımın Johnson’ın halefi tarafından karara bağlanması gerektiğini söyledi.

Muhafazakar Parti’nin genel başkan ve de ülkenin başbakan adayları olan eski Maliye Bakanı Rishi Sunak ile Dışişleri Bakanı Liz Truss arasındaki tercih, partinin 160 binden fazla üyesi tarafından yapılacak ve seçimin galibi 5 Eylül’de açıklanacak.

Johnson kabinesinin üyelerinden Kit Malthouse, hükümetin halihazırda artan hayat pahalılığı problemleri konusunda çalıştığını ve çalışmaya da devam edeceğini belirtti.

Malthouse, İşçi Partili eski Başbakan Gordon Brown’un hafta sonu The Observer gazetesinde kaleme aldığı yazıda, artan enerji fiyatlarına karşı hükümete yaptığı acil müdahale çağrılarını da reddetti. Malthouse bunun “performatif bir siyasi eylem” olacağını savundu.

Hükümet, bu yılın başlarında 15 milyar sterlinlik bir hayat pahalılığı destek paketi açıklamıştı. Bu paketin içerisinde 400 sterlinlik enerji faturaları desteği ve yoksullar için 650 sterlinlik harcama yardımları yer almıştı.

Ancak İngiltere’de son haftalarda art arda kriz çanları çalıyor, bakanlar seçim sürecinin hızlandırılması çağrısında bulunuyor.

İngiltere Sanayiciler Konfederasyonu Başkanı Tony Danker, hayat pahalılığı ile mücadelede Başbakan Boris Johnson ve lider adaylarının bir araya gelerek acilen müdahale etmesi gerektiğini söyledi.

Johnson ise görevdeki son haftalarında bu krizlere yönelik yeni bir çalışma başlatmayacağını ve yeni başbakanın göreve gelmesi için beklenmesi gerektiğini ifade etti.

Bakanlıklar çalışmalarını erteliyor

Haziran ayında yıllık enflasyonun yüzde 9,4’e yükselmesinin ardından Merkez Bankası geçen hafta politika faizini 50 baz puanlık artışla 1,75’e yükseltti.

Bunun üzerine ekonomistler son 27 yılın en büyük faiz artırımı ve 2008’den bu yana en yüksek faiz oranıyla karşı karşıya olan ülkenin son 30 yılın en derin ve en uzun ekonomik durgunluğuna doğru ilerlediğini söyledi. Muhalefet partileri hükümete bir an önce insanlara destek olma çağrısı yaptı.

Ancak Guardian gazetesinin haberine göre hükümete bağlı bakanlıkların yarısından fazlasında yapılan çalışmalar geciktiriliyor, mevzuatta yapılacak önemli değişiklikler ise sonbahara erteleniyor.

İşçi Partisi, Eylül’e kadar başbakanlık görevinde devam eden ve düne kadar iki haftalık tatile çıkan Boris Johnson’ı böylesine bir kriz döneminde işini yapmamakla suçluyor ve hükümetin ekonomide “kontrolü kaybettiğini” söylüyor.

Guardian, İngiltere’de kumar bağımlılığı, çocukların internette güvenliği ve enerji alanlarında yapılacak önemli değişikliklerin şimdilik askıya alındığını bildiriyor.

Hayat pahalılığıyla mücadele kapsamında yapılan çalışmaların yeni başbakan seçilene kadar ertelendi

Hayat pahalılığı toplumun her kesimini etkiliyor

İngiltere’de İşletme, Enerji ve Endüstriyel Strateji Bakanı Kwasi Kwarteng geçtiğimiz günlerde hayat pahalılığıyla mücadele kapsamında yapılan çalışmaların yeni başbakan seçilene kadar ertelendiğini bildirdi.

Toplumun birçok kesiminin günlük yaşamına etki eden hayat pahalılığı son aylarda insanları zor seçimlere sürüklüyor.

Yapılan bir araştırmaya göre Nisan ayında 2 milyondan fazla yetişkin ayın bir gününü maliyetini karşılayamadıkları için yemek yemeden geçirdi.

Temmuz ayında ise artan gıda fiyatları nedeniyle ülkedeki bazı okulların yemek öğünlerinde et yemeklerinin artık verilmeyeceği bildirildi.

Bu sırada ülke çapında yiyecek yardımı almak için gıda bankalarına başvuranların sayısının da yükseldiği aktarıldı.

Diğer taraftan, İngiltere dahil birçok ülkede enerji fiyatları da hızla yükseliyor, uzmanlar dünyanın ilk büyük küresel enerji krizine girdiğini söylüyor. İngiltere’de kış aylarında enerji faturalarının yıllık 3 bin 600 sterlini aşması bekleniyor.

Muhalefet partileri, bu sırada rekor seviyede kâr eden enerji şirketlerine ek vergilendirme uygulanmasını öneriyor. Ancak liderlik yarışmasında önde gözüken Liz Truss, böyle bir politika izlemeyeceğini söylüyor.

Ulusal Sağlık Hizmetleri’nde (NHS) kış aylarında bir kriz yaşanmaması için çok ciddi çalışmalar yapılması gerekiyor

Sağlık sistemi krizin eşiğinde

Temmuz ayında göreve gelen İngiltere Sağlık Bakanı Steve Barclay, Daily Telegraph gazetesine yaptığı açıklamada, Ulusal Sağlık Hizmetleri’nde (NHS) kış aylarında bir kriz yaşanmaması için çok ciddi çalışmalar yapılması gerektiğini ve bu çalışmaların yeni bir başbakanın göreve gelmesini bekleyemeyeceğini ifade etti.

Barclay, kış döneminde Covid-19’un ve grip salgınının yeniden yayılması durumunda hastanelerin çok büyük zorluklar yaşayabileceğini belirtti.

NHS’te yaklaşık 110 bin kişilik çalışan açığı olduğunu söyleyen Sağlık Bakanı, bu kapsamda “en kötü durum senaryosuna” bir an önce hazırlık yapılması gerektiğini vurguladı.

İşçiler greve çıkmaya devam ediyor

İşçiler greve çıkmaya devam ediyor

Diğer taraftan son aylarda enflasyonun altında zam teklif edilmesine tepki gösteren kamu ve özel sektör işçilerinin sayısı artıyor.

Haziran’da demir yolu işçileriyle başlayan süreç, Temmuz ayında telekomünikasyon sektörüyle devam etti. BT ve Openreach adlı şirketlerdeki yaklaşık 40 bin işçi greve çıktı.

Enflasyonda 1982’den bu yana yaşanan en büyük artışa rağmen bu yıl Mart–Mayıs arasında ortalama özel sektör çalışanlarının maaşlarına yüzde 7,2, kamu sektörü çalışanlarının maaşlarına ise yalnızca yüzde 1,5 zam yapıldı.

Bu, kayıtların ilk tutulduğu 2001 yılından bu yana kamu sektörü çalışanlarının reel maaşlarındaki en büyük düşüş olarak kayıtlara geçti.

İngiltere’de yaklaşık 5,5 milyon üyeye sahip 48 sendikayı temsil eden Sendikalar Kongresi (TUC), “Çalışanlarına adil bir oranda zam yapılmasını ve tüm çalışanlara saatlik en az 15 sterlinlik asgari ücret verilmesini” talep etti.

Ulaşım ve telekomünikasyon çalışanlarının yanı sıra itfaiyeciler, doktorlar, hemşireler, öğretmenler, postane işçileri, havalimanı çalışanları, yüksek öğrenim görevlileri ve avukatlar da önümüzdeki aylarda grev yapabileceğini duyuran çalışma kollarından sadece bazıları.

İngiltere’nin en büyük ticari limanı olan Felixstowe’daki işçilerin de 21 Ağustos’tan itibaren 8 günlük bir grev yapması bekleniyor.

En Son Eklenenler
Popüler Sorular